Yıllardır Ankaralıların uğrak mekanlarından biri olan Papazın Bağı, adını asma bahçelerinden alan Ankara’nın en eski mekanlarından bir tanesi. Şehrin merkezinde yaz sıcağından kaçıp, ağaçların gölgesinde serinleyebileceğiniz bu yer, kışın ise ayrı bir güzellik sunuyor ziyaretçilerine. Yaklaşık 14.000 metrekare yeşillikle çevrili olan Papazın Bağı, 200 metrekarelik kafesiyle yaz-kış hizmet veriyor.
Papazın Bağı, ”Ankara’da kahvaltı yapılacak yerler nereler” sorusuna verilen cevaplar içerisinde mutlaka sayılan mekanlardan biridir. Mekanın menüsünde yer alan meşhur el açması gözleme ve mantı çeşitleri, en çok tercih edilenler arasındadır. Hafta sonlarında ise özellikle sabah saatlerinde kahvaltı yapmak için burayı tercih edenlerin sayısı bir hayli fazladır! Diğer öğünler için ise mekanın ızgaraları ön plana çıkmaktadır. Tabi bütün bunlar, semaverde çayınızı içerken yeşilliklerin verdiği huzur ile bir bütün oluşturmaktadır.
1960’lı yıllardan beri varlığını sürdüren Papazın Bağı, Kuloğlu ailesi tarafından Cumhuriyet Dönemi’nde doğum hediyesi olarak bir papazdan 3 bin sarı lira karşılığında satın alınmış. Bağın sahiplerinden Hikmet Kuloğlu, 1923 yılından beri burası için çabaladıklarını belirtiyor. Kuloğlu, 2012 yılında Hürriyet Gazetesi’nde çıkan bir röportajında “Tiftik tüccarlığı yapan babam, 1923 yılında ikiz kardeşlerim olunca burayı anneme hediye olarak almak istemiş. Burası papazın bağıymış. Papaz yurt dışına gidince bağ hükümete kalmış ve hükümet de açık artırmayla satışa çıkarmış.” diye buranın başlangıç öyküsünü anlatıyor.
”Babam açık arttırmada 3 bin sarı lira vererek Papazın Bağı’nı satın almış. O dönemde kışın Hamamönü’ndeki evimizde yaşıyor, yazları buraya geliyorduk. Eskiden burada yol yoktu. Yaz akşamları buraya eşeklerle gelip gider, bundan bile zevk alırdık. Geçmişte Ankara’da buraya dikmek için çınar bulamadık. Atatürk Orman Çiftliği’nde bulduk fakat o dönemde çok fazla araç yoktu. Yanımızda çalışan arkadaşımız araç bulamayınca 6-7 tane çınarı sırtında taşıyarak AOÇ’den buraya getirmiş. Böyle yerler kolay kurulmuyor. Fideyi diktiğinizde 3-4 sene dikkat etmeniz gerekiyor. Burada karaduttan fındığa her tür ağaç var. Papazdan kalan yaklaşık 10 tane ağaç var.”
Zeki Müren’in sık sık Papazın Bağı’na geldiğini ve çok sevdiğini belirten Kuloğlu, “Halka hizmet etmekten zevk alıyoruz. Gelenler çok memnun ve burayı asla bozmamamızı istiyorlar. 30 yıldır buraya gelen müdavimlerimiz var. Belediye birkaç kez istimlaka ve buradan yol geçirmeye kalktı. Biz engel olduk. Şu anda bir sorunumuz yok” diyerek Papazın Bağı’nın ilgi çekici hikayesini anlatmış.
