-
-
-
- (Alış) 3.42 TL
- (Satış) 3.426 TL
- (Alış) 3.625 TL
- (Satış) 3.632 TL
Gençlerbirliği dün evinde oynadığı karşılaşmada Trabzonspor ile 0-0 berabere kaldı. Maçın kısır skoru aslında iki takımın karşılıklı hatalarının eseri.
Ümit Özat yönetimine geçen Gençlerbirliği evinde ilk maçına , ligde alışık olmadığımız bir pozisyonda yer alan Trabzonspor karşısında çıktı. Ümit Özat’ın geçen hafta Kayserispor karşısında deplasmanda aldığı galibiyet sonrası aklımızdaki soru işaretleri yerini meraka bırakmıştı. Tribüne girer girmez ilk dikkat çeken şey Gençlerbirliği’nin maça forvetsiz çıkması oldu. Stancu sakatlık sebebiyle kadroda değildi ancak forvet vasıflı iki oyuncu Vedat Muriqi ve Tokelo Rantie’yi yedek kulübesinde başlatması kafamızdaki soru işaretlerini endişeyle birleştirdi.
İlerde ofansif orta saha İrfan Can ve kanatlar Serdar ve Aydın ile gol arayan Gençlerbirliği, tarihin en formsuz ve deplasmanda önceliği gol yememe olan Trabzonspor’u açmakta oldukça zorlandı. Uğur’un kırmızı kart gördüğü ana kadar geçen ilk yarım saatte kısır bir orta saha mücadelesi hatta tabir-i caizse kör dövüşü vardı. Trabzonspor’un ekmeğine yağ süren bu durum, Uğur’un rakibine yaptığı sert müdahale sonrası gördüğü haklı kırmızı kart ile devam etti. Sezon başından beri Gençlerbirliği’nin en alternatifsiz bölgesi bekler, özellikle Uğur Çiftçi’nin bu sezon formsuzluğu, Ahmet Oğuz’un performans olarak süreklilik gösterememesi defansın iki kanadını Gençlerbirliği’nin en yumuşak karnı yapmış durumda.
Uğur’un arkadaşlarını yalnız bırakması ardından, Özat anında müdahale yapıp orta saha Kamal Issah’ı alıp oyuna forvet Tokelo Rantie’yi aldı. Uğur boşalttığı bölgeye ise mecburen Aydın Karabulut yerleşti. Aslına bakacak olursak defansif özellikleri -doğal olarak- çok iyi olmayan Aydın gayet başarılı bir bek performansı sergiledi diyebiliriz. Ya da Uğur’un sezon başından beri etkisizliği yüzünden böyle bir kanıya varmış olma ihtimalim de hayli yüksek. Bu dakikalardan sonra Trabzonspor biraz daha etkili gözükse de ligdeki pozisyonlarının nedenini açıklarcasına pek etkili olamadılar. Trabzonspor’un eldeki kadrosu gerçekten çok mu yetersiz veya başkaca sorunlar mı var bilemiyorum lakin Ankara’da hem Ankaragücü hem Gençlerbirliği zamanlarından bildiğim Ersun Yanal’ın o dolu dizgin oynayan takımlarından eser yoktu.
İkinci yarıya İrfan Can’ı çıkarıp Matei’yi oyuna alan Özat, eldeki teknik gücü en yüksek oyuncusunu da çıkarınca “Çanakkale Geçilmez” taktiğiyle yola devam edeceğimizi düşündürttü. Nitekim haftalardır oldukça vasat altı bir oyun sergileyen Khalili’yi çıkarmış olsa durum çok farklı olabilirdi. İkinci yarıda topu rakibine teslim eden Gençlerbirliği iyiden iyiye geriye yaslandı ancak bir iki şut denemesinden başka bir varlık gösteremeyen Trabzonspor’un çektiği şutlarda da önüne Hopf engeli çıktı.
Kontratak ile bir şeyler yapmaya çalışan Gençlerbirliği Serdar ve Rantie’den çok fazla verim alamadı. Çok geç gelen bir hamleyle oyuna sonradan giren Matei yerini Muriqi’ye bıraktı. Uzatmalarla beraber 5 dakikalık süre zarfında önce Muriqi ortadan ceza alanına girerken faulle durduruldu. Kaleye yakın noktadan Selçuk Şahin’in frikiği ve sonrasında Palitsevich’in vuruşundan yararlanamayan Gençlerbirliği, Ahmet Oğuz’un harika bir mücadele ile kendi sahasından sıfıra kadar inerek kazandırdığı korner ile rakibini iyice baskıya aldı. Serdar’ın ortaladığı top Ahmet Çalık’ın önünde kaldı ancak son bitirici vuruşu biraz geciktirince kaleci Onur son saniyede net fırsatı kurtarmış oldu. Sonrasında kazanılan kornerde ise Muriqi’nin kafası az farkla auta çıktı. Maç bu pozisyonun ardından tamamlanmış oldu.
Ümit Özat taraftarı önünde ilk sınavında çok olumlu not alamadı diyebiliriz. Gençlerbirliği, son dakikalarda aslında yenebileceğini gördüğü rakibinden teselli puanı alarak haftayı tamamladı. Ümit Özat ile Gençlerbirliği’ne sihirli değnek değmiş diyemeyiz ancak takımın 70 dakikaya yakın bir süre taktik disiplinden kopmadan eksik mücadele etmesi vasat maç içerisinde göze olumlu gelen tek nokta oldu. Tabi Trabzonspor gibi formsuz rakiple değil de daha formda bir ekip karşısında sonuç nasıl olurdu kestirmek pek mümkün değil şu aşamada. Ümit Hoca’ya zaman tanımak, sabretmek gerek. Haftaya Adanaspor karşısında, en zayıf halkası olarak nitelendirdiğim ve alternatifsiz bölge olan bekleri kart cezalısı olan Ümit Özat, yine büyük taktiksel savaş verecek. Tabi öncesinde hafta içi Türkiye Kupası’nda deplasmanda Fenerbahçe mücadelesi var. Bu iki kritik maç Ümit Özat’ın geleceğinin ne kadar olduğu konusunda bir fikir verecektir.
