“Ankaragücü, özünde bir işçi takımıdır…
Kökleri, 1453 yılında kurulan İmalat-ı Harbiye’ye dayanır…
Gençlerbirliği, özünde bir okul takımıdır…
Kökleri, Ankara Sultanisi’ne dayanır…
Ve Ankaragücü – Gençlerbirliği derbisi, bir kentin, iki farklı yüzünün karşılaşması ve kimi zaman çarpışmasıdır…
Futbol, bazen bir kentin öyküsüdür…”
Ankara tarihini futbol üzerinden özetler nitelikte olan “İmalat-ı Harbiye, Ankara Sultanisi’ne Karşı” adlı belgeseli yapımcıları böyle özetlemiş. Metin yazarlığını ve yönetmenliğini Emre Demir’in yaptığı, Ekvator yapım tarafından T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın da katkılarıyla 2011 yılında yayınlanan belgesel Ankara’nın iki önemli futbol takımı olan Ankaragücü ve Gençlerbirliği’nin arasındaki rekabete ışık tutuyor.
Belgesel, iki takımın rekabetine ışık tutarken Ankara’nın iki farklı yüzünü, yeni Ankara’nın modern yüzüyle, eski Ankara’nın varoşlarının çatışmasını anlatır. Bir okul takımı olan Gençlerbirliği ile bir fabrika takımı olan Ankaragücü’nün arasındaki rekabet bu anlamıyla da bir futbol karşılaşmasından çok daha fazla şeyi ifade eder. Aynı annenin birbirine zıt karakterdeki iki evladı misali olan bu iki takımı, taraftarlarının ağzından dinleyip, birbirlerine çok yakınken, aslında bir o kadar da uzak olduğunu keşfedebilirsiniz.